Antalya'nın deneyimli gazetecilerinden Mustafa Kozak, MYGazete.com okurları için "Bu kara düzen daha ne kadar sürecek" başlıklı yazısında turizmin başkentinde kanayan bir yara haline gelmiş Zeytinköy'de yaşananları kalemi aldı.

İşte Mustafa Kozak'ın o yazısı...

"Korona yüzünden evlere kapandığımız şu günlerde uyuşturucu ve suçla anılan Antalya’nın Zeytinköy bölgesinde yaşayan bir vatandaştan telefon geldi. Uyuşturucu ticaretinin sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönemde bile devam ettiğini ileri süren bu arkadaş, yaşanan sorunun çözümü için yapılması gerekenleritek tek anlattı. O anlattıkça benim de gözlerimin önünden madde bağımlılarıyla yıllar önce yaptığım röportajlar, dinlediğim hayat hikayeleri ve yaşanan trajediler geçti. 2011 yılının mayıs ayıydı..Antalya’nın hatta dünyanın dört bir yanından gelenler Zeytinköy’e gidip uyuşturucu temin ediyor, sonra da çevredeki parklarda, bahçelerde hatta cami avlularında kullanıyorlardı. Hiç kimse bu bağımlılara “Kimsin necisin? Uyuşturucuyu nereden temin ettin?”diye sormuyordu. Ergenlik çağına yeni adım atmış olan erkek çocukları  kavşaklarda dileniyorlardı. Kimisi de uyuşturucuya para yetiştirebilmek için hırsızlık yapıyordu. Hatta boş evlere girip, evlerin elektrik tesisatlarındaki kabloları, muslukları çalanlar oluyordu. Hatta yollardaki logar kapaklarını, tabelaları çalıp hurdacılara satıp parasıyla uyuşturucu alanlar oluyorlardı.  Bu yüzden camilerin musluklarına bile çalınmaması kelepçe takılmaya başlanmıştı.  Uyuşturucu bağımlısı olan küçücük kızlar cinsel istismara uğruyorlardı. Hatta öldürülüyorlardı."

Mustafa Kozak'ın yazısının tamamını okumak için tıklayınız...