Sevgili okurlar bu hafta sizlere adliyelerde Allah’a yakarışları ve kadın cinayetlerinde tepki çeken ceza indirimlerini anlatacağım.
“Camilerden sonra en çok dua edilen, Allah’a yakarılan yer neresidir” diye sorarsanız cevabım “Adliyeler” olacaktır.
Çünkü uyuşturucudan, dolandırıcılığa, cinsel istismardan, cinayete, yağmadan, kalpazanlığa, tarihi eser kaçakçılığından çete suçlarına kadar her türlü davada, mahkeme salonunun arkasında sıralanan sanık ve mağdur yakınları duruşma başlarken ellerini havaya açıp içlerinden bildikleri ne kadar sure, dua varsa okuduğunu görebilirsiniz.
Sanık ve yakınları beraat için, mağdurlar ve yakınları ise sanığın daha fazla ceza alması için dua ederler.
Sanıklar ise mahkeme üzerinde olumlu izlenim bırakabilmek için kılık kıyafetlerine ve davranışlarına özen gösterirler.
Bazen takım elbise giyip, kravat takarak duruşmalara katılırlar.
Adliye muhabirliğim sırasında Allaha yakaranlar kadar dua edenlere de çok tanık olmuşumdur.
Özellikle de karar duruşmaları öncesinde.
Karar açıklandıktan sonra bazen feryatlar yükselir.
Duaların yerini beddualar alır.
Feryatlar adliye koridorlarını inletir.
Suçtan zarar görenleri ise en çok iyi hal indirimleri rahatsız eder.
Hani şu “Takım elbise giydi diye sanığa verilen cezada indirim yapıldı” diye eleştirilere konu olan uygulama.
Aslında hiçbir mahkeme “sanık takım elbise giydi, kravat taktı” diye indirim yapamaz.
Çünkü kanunda böyle bir madde yok.
Üstelik her takım elbise giyene ve kravat takana böyle bir indirim de yapılmadığı gibi, kravat takmayıp takım elbise giymediği halde takdir indirimi alan da çoktur.
İndirimin kıriteri kravat ya da takım elbise değildir.
Duruşmalardaki hal ve davranışları eğer olumlu ise mahkemelere Türk Ceza Kanunu’nun 62’inci maddesine göre sanığa verilen cezada hafifletme takdiri tanınıyor.
Buna “iyi hal indirimi” deniyor.
Takım elbise giyip kravat taktığı için değil; duruşmalardaki olumlu hal ve davranışları nedeniyle bu indirim yapılıyor.
Bu indirimi yapıp yapmamak mahkemenin takdirine kalmış bir şey.
Fail yararına cezayı hafifletici nedenlerin varlığı halinde sanığa verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine müebbet hapis cezası verilebiliyor.
Müebbet hapis cezası ise takdir indirimiyle 25 yıla düşürülebiliyor. Diğer cezalarda ise altıda bir oranda indirim yapılabiliyor.
Ancak bu indirim, Özellikle kadın cinayetlerinde ve istismar davalarında tepki çekiyor.
Kadın cinayetlerinde bir diğer rahatsızlık yaratan indirim ise Türk Ceza Kanunu’nun 29’uncu maddesindeki haksız tahrik uygulaması.
TCK 29’uncu maddenin uygulanması halinde sanığa verilen cezada dörtte birden dörtte üçe kadar indirim yapılabiliyor.
Failler ise kimi zaman bu indirimden yararlanabilmek için neredeyse her yola başvuruyor.
Öldürdükleri kadını suçluyorlar.
Tahrik altında bu eylemi gerçekleştirdiklerini ileri sürüyorlar.
Bu tür indirimler ise koklamaya bile kıyamadıkları evlatlarını kaybeden annelerin yüreklerini yaralıyor.
Kaybettikleri evlatlarının her doğum gününde, her ölüm yıldönümünde yüreklerindeki yangın yanardağ misali büyüyor.
Acıları ortak.
İndirim bir yana, kendilerine çektirdikleri acıdan dolayı bu katillere ayrıca ceza verilmesini arzu ediyorlar.
Adalet zor iş.
Belki de bu nedenle camilerden sonra en çok adliyelerdeki duruşma salonlarında dualar ediliyor.
8 mart kadınlar günü kutlu olsun.