Türkiye’nin ilk EXPO’su EXPO 2016 açılalı yaklaşık 4 yıl oldu. Açılmadan önce, yönetim krizi, harcama savurganlığı, katılımcı bulunamaması gibi birçok krizle gündeme gelip, en son Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Himayeme aldım” demesiyle durumun kurtarıldığı mekan. Fuardan sadece 1 yıl sonra “Sürekli açık olacak, Antalya buradan para kazanacak” denilen alan “kurumuş”, kimine göre “kurutulmuş”tu.
Kiraya verilmeye başlanmıştı
EXPO Alanı, 2019 yılında bu kez “onarım” ve içindeki ünitelerin kiralanması ile gündeme gelmişti. Zamanın Antalya Tarım İl Müdürü Mustafa Özen, gölette su aktiviteleri, yaz boyunca konserler düzenlemiş, mekanları düğün de yapılabilecek şekilde kiraya vermeye başlamıştı. 150 Milyon TL’ye yapılıp, onarılması için bir o kadar da bedel istenen bitki heykeller, tamamen kendi olanakları ile, İŞKUR’dan alınan elemanlarla yeniden canlanıyordu.
Tarım il müdürünün tayini çıkınca...
Tarım Bakanlığı, burada yatırım yapmak isteyen büyük şirketlerle görüşme sürerken, alanı Turizm ve Kültür Bakanlığı’na devretme kararı aldı. İşin ilginç tarafı ise Turizm Bakanlığı böyle bir devri onaylamadığını resmi yazı ile bildirmişti. Tam da bu süreçte Antalya Tarım İl Müdürü Mustafa Özen’in İzmir’e tayini çıktı. Rivayete göre bölgenin rantını paylaşmak isteyen ama Özen’e diş geçiremeyen iktidara yakın isimler Özen’i istemiyordu.
“EXPO sizi bekliyor”
Özen’in, Tarım ve Ormancılık Bakanı Bekir Pakdemirli’nin bölgesi olan İzmir’e tayini, “ödül” olarak ta nitelendirildi, “ceza” olarak da. Özen, Devlet Memuruydu, nerede olsa görevini yapardı ama zaman, kaybedenin bir kez daha EXPO Alanı olduğunu gösterdi. Yaşanan pandemi sürecinde girişlerin yasaklandığı bölge için normalleşme sürecinde “EXPO sizi bekliyor” diye sosyal medya paylaşımları da yapıldı.
Gölet alanı beyaza bürünmüş
Bir zamanlar düğün fotoğrafçılarının da gözde mekanı olan EXPO Alanı’na pandemi sonrası gidenler çok oldu. EXPO Alanı’nda yılbaşında “temizlik” amacıyla boşaltılan gölet henüz tam olarak doldurulmamıştı. Gölet alanı beyaza bürünmüş, Maldiv- Salda görünümü ortaya çıkmıştı. Bakım bir yana, artık ağaç boyuna ulaşan yabani otlar, dünyanın parası ödenip bir yerlerden getirilen bitkilerin yaşam alanını tehdit ediyordu.