Depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş olsa da, etkileri çok geniş bir alana yayıldı. Toplamda 11 il, bu felaketten doğrudan etkilendi:
Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa. Bu illerde yaşayan milyonlarca insan, depremin yıkıcı etkileriyle yüzleşmek zorunda kaldı.
Can kayıpları ve yaralanmalar
Resmi verilere göre, depremlerde 50 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. 100 binden fazla kişi yaralandı. Bu rakamlar, depremin ne kadar büyük bir yıkıma yol açtığını gözler önüne seriyor. Hayatını kaybedenlerin arasında çocuklar, yaşlılar, gençler, yani toplumun her kesiminden insan vardı.
Yıkılan şehirler, kaybolan hayatlar
Depremler, binlerce binanın yıkılmasına, on binlercesinin hasar görmesine neden oldu. Şehirler adeta hayalet kentlere dönüştü. Birçok insan evsiz kaldı, sevdiklerini kaybetti. Depremin yarattığı travma, uzun yıllar boyunca devam edecek gibi görünüyor.
Arama kurtarma çalışmaları ve dayanışma
Depremin hemen ardından, Türkiye genelinde büyük bir arama kurtarma çalışması başlatıldı. AFAD, UMKE, itfaiye, sağlık ekipleri ve gönüllüler, enkaz altında kalan vatandaşları kurtarmak için canla başla çalıştı. Soğuk hava koşullarına rağmen, arama kurtarma çalışmaları günlerce aralıksız devam etti.
Deprem, Türkiye'de büyük bir dayanışma örneği sergilenmesine de vesile oldu. Tüm Türkiye'den yardımlar, deprem bölgelerine gönderildi. Gıda, giyecek, battaniye, ısıtıcı gibi temel ihtiyaç malzemeleri, afetzedelere ulaştırıldı. Birçok vatandaş, evlerini depremzedelere açtı.
Yeniden yapılanma süreci
Depremin ardından, bölgede yeniden yapılanma çalışmaları başladı. Hasar gören binaların yıkımı ve enkaz kaldırma işlemleri yapıldı. Yeni konutların inşası için çalışmalar hızla devam ediyor. Devlet, depremzedelere maddi destek sağladı. Ancak yeniden yapılanma süreci, uzun ve zorlu bir süreç olacak.
Depremden çıkarılacak dersler
6 Şubat depremleri, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine neden oldu. Depremlerin kaçınılmaz olduğu, ancak alınacak önlemlerle can kayıplarının ve hasarın azaltılabileceği bir kez daha anlaşıldı. Binaların depreme dayanıklı inşa edilmesi, zemin etüdü yapılması, afet bilincinin artırılması gibi konuların önemi bir kez daha vurgulandı.
6 Şubat depremleri, Türkiye için bir travma oldu. Yaşanan acılar, birlik ve beraberlik duygusunu pekiştirdi. Depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması için alınması gereken dersler ve önlemler üzerine tartışmalar devam ediyor. Türkiye, bu büyük felaketin üstesinden gelmek için el ele vererek çalışmaya devam edecek.