Antalya il protokolü, kamu kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, şehit aileleri, gaziler ve milli sporcular katıldığı resepsiyonda Vali Hulusi Şahin ve eşi Ebru Şahin tüm konukları karşılayarak Zafer Bayramlarını tebrik etti. Antalya Devlet Senfoni Orkestrası sanatçılarının müzik dinletisi eşliğinde geçen resepsiyonda 30 Ağustos kısa filmi beğeniyle izlendi.
Resepsiyonda yaptığı konuşmasında Ağustos ayının Türk milleti için zaferlerle dolu bir ay olduğunu belirten Vali Şahin "Ağustos ayı bizler için Malazgirt Meydan Muhaberesi, Belgrad'ın fethi, Kıbrıs'ın fethi ve Sakarya Meydan Muhaberesi gibi nice zaferlerin yaşandığı bir aydır.
Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda ordularımız dağıtılıyor ve ülkemizin her tarafı işgal ediliyor. Herkes umutsuzluk içindeyken Mustafa Kemal Paşa 'Geldikleri gibi giderler' diyor. Biz esarete tahammül edemeyen bir milletiz. Esaretin her günü bize cehennem gibi gelir. İşte bu duygu bu milleti büyük bir millet yapıyor. Bu duygu sayesinde bu koskoca vatan bize miras kalıyor" dedi.
Vatan topraklarının kolay kazanılmadığını ifade eden Vali Şahin, "Mustafa Kemal Paşa, 30 Ağustos ve devamındaki mücadeleyle beraber Lozan masasına oturmadan Misakı Milli sınırlarımızdaki Doğu Trakya Edirne, Kırklareli hatta İstanbul'u dahi geri alıyor ve sadece bir yer kalıyor. 1937 de ise Atatürk vasiyetini yazıyor. Gerektiğinde en kıymetli varlığım canımı dahi bu millete hediye olarak vereceğim diyor.
Vasiyetindeki o gerektiğinde dediği yer ise vatan topraklarından ayrı kalan son yer olan Hatay'dır. Bu inanmışlıkla Gazi Mustafa Kemal Atatürk hastalığı ilerlemiş olmasına rağmen Adana'ya gidiyor ve Hatay için savaşa hazırız mesajı veriyor. Vatan toprakları kolay kazanılmadı. Bizlere düşen görev bugün geldiğimiz noktanın kıymetini bilmek ve ülkemizi muassır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarmaktır. Bunun için çok çalışacağız, mutlaka ama mutlaka başaracağız. Ne mutlu Türk'üm diyene" diye konuştu.
Konuşmasının ardından resepsiyon davetlileriyle tek tek sohbet eden Vali Hulusi Şahin ve eşi Ebru Şahin konuklarla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Resepsiyonda yaptığı konuşmasında Ağustos ayının Türk milleti için zaferlerle dolu bir ay olduğunu belirten Vali Şahin "Ağustos ayı bizler için Malazgirt Meydan Muhaberesi, Belgrad'ın fethi, Kıbrıs'ın fethi ve Sakarya Meydan Muhaberesi gibi nice zaferlerin yaşandığı bir aydır.Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda ordularımız dağıtılıyor ve ülkemizin her tarafı işgal ediliyor. Herkes umutsuzluk içindeyken Mustafa Kemal Paşa 'Geldikleri gibi giderler' diyor. Biz esarete tahammül edemeyen bir milletiz. Esaretin her günü bize cehennem gibi gelir. İşte bu duygu bu milleti büyük bir millet yapıyor. Bu duygu sayesinde bu koskoca vatan bize miras kalıyor" dedi.Vatan topraklarının kolay kazanılmadığını ifade eden Vali Şahin, "Mustafa Kemal Paşa, 30 Ağustos ve devamındaki mücadeleyle beraber Lozan masasına oturmadan Misakı Milli sınırlarımızdaki Doğu Trakya Edirne, Kırklareli hatta İstanbul'u dahi geri alıyor ve sadece bir yer kalıyor. 1937 de ise Atatürk vasiyetini yazıyor. Gerektiğinde en kıymetli varlığım canımı dahi bu millete hediye olarak vereceğim diyor.Vasiyetindeki o gerektiğinde dediği yer ise vatan topraklarından ayrı kalan son yer olan Hatay'dır. Bu inanmışlıkla Gazi Mustafa Kemal Atatürk hastalığı ilerlemiş olmasına rağmen Adana'ya gidiyor ve Hatay için savaşa hazırız mesajı veriyor. Vatan toprakları kolay kazanılmadı. Bizlere düşen görev bugün geldiğimiz noktanın kıymetini bilmek ve ülkemizi muassır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarmaktır. Bunun için çok çalışacağız, mutlaka ama mutlaka başaracağız. Ne mutlu Türk'üm diyene" diye konuştu.Konuşmasının ardından resepsiyon davetlileriyle tek tek sohbet eden Vali Hulusi Şahin ve eşi Ebru Şahin konuklarla hatıra fotoğrafı çektirdi. 
