Mevlüt Yeni - İstanbul
Etkinliğin açılış konuşması TTYD Başkanı Oya Narin tarafından gerçekleştirildi. Narin, Turizm Yatırım Forumu’nun dördüncüsü gerçekleştirmekten mutluluk duyduklarını belirterek: “2020 yılında başlattığımız Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (WTTC) ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi stratejik ortaklığıyla hayata geçirdiğimiz Turizm Yatırım Forumu etkinliğimiz, TIF 2024’e hoş geldiniz. Bugün, yaklaşık 1000 Türk ve uluslararası üst düzey yöneticiyi ağırlıyoruz. Forumumuz, Türk turizmini uluslararası alanda daha güçlü bir konuma taşımak ve sektörde yeni yatırımları teşvik etmek için önemli bir platform haline geldi. Bu platformun, Türkiye’yi küresel turizm yatırımlarında lider yapacağına inanıyoruz.SAVAŞ VE DEPREMİN TURZME ETKİLERİ
Dünya Turizm ve Seyahat Konseyi’nin (WTTC) raporlarına göre 2023 yılında 9,5 trilyon dolar büyüklüğe ulaşan turizm ve seyahat ekosisteminin, 2033 yılında yüzde 50’nin üzerinde bir artışla 15,5 trilyon dolara çıkması öngörülüyor. Bu ekosistem içerisinde Türk turizmi, Cumhuriyetimizin 100. Yılında, 57 milyon turisti ağırlayarak ülkemize 56 milyar dolar gelir getirdi. Bunu, pandemi, Ukrayna-Rusya Savaşı’nın etkileri ve deprem felaketinin ardından sektörümüzün dirençliliği ve kararlılığı ile sağlayabildik.
Bu başarı ile Türkiye, turizmi dünyanın ilk 5 destinasyonundan biri oldu; kaynak, pazar ve ürün çeşitliliğinde önemli bir seviyeye ulaştı ve ülke ekonomisine döviz girdisi ve istihdam bağlamında çok güçlü bir katkı sundu. 2023 yılında dünyada en çok ziyaret edilen şehirlerarasında İstanbul 20 milyonu aşan ziyaretçi sayısı ile 1. sırada, Antalya ise 4. Sırada yer aldı.Ülkemizde turizm, 2023 yılında 2 milyon istihdam yaratan, ve cari açığa 41,6 milyar dolarlık net katkı veren bir sektör. 2024 yılı için 61 milyon turist 60 milyar dolar gelir hedefine doğru emin adımlarla yürüyoruz.Türk turizminin birinci hamle dönemi 1982’de 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunun çıkması ile başladı. Bu kapsamda kredi imkanları ile turizm sektörünün gelişmesi bir devlet politikası haline geldi. Bu duruşla, yatırımcımız ve kamu desteği ile Türkiye 1980’lerde 50.000 yataktan, 2000’lerin başında 350.000 yatağa, daha sonra yatırım ve tanıtım hamleleri ile 2.000.000 yatağa kadar 40 sene gibi kısa bir sürede ulaştı. Aynı zamanda, bu dönemde Türkiye limanlar, marinalar, havalimanları, yollar gibi kritik altyapı projeleri ve uzun yıllara dayanan turizm politikalarıyla ilk beş destinasyondan biri haline geldi.
Ülkemizin en önemli varlıklarından biri dört mevsimde turizm imkanları. Türkiye, konumu, iklimi, doğal ve tarihi güzellikleriyle baştan aşağı bir turizm ülkesi. Bunun yanı sıra, altyapı tarafında:57 havalimanımız mevcut. 2023 yılında bu havalimanlarında 214 milyon yolcu trafiği, 920 bin uçak trafiği gerçekleşti.Deniz turizmi tarafında, Ülkemizi tüm denizlerinde 2023 yılında 18 limana 1200 kruvaziyer gemisiyle 1.5 milyon yolcu ziyaret etmiş bulunuyor. Ekim 2024 itibariyle de ülkemizde 63 yat limanında 25 bin yat bağlama kapasitesi bulunuyor.Konaklama tarafında 2023 sonu itibariyle yaklaşık 2 milyon yatağımız mevcut. Bu mevcut kapasite sayesinde turist girişleriyle bugün dünyada ilk 5 arasında yer alabiliyoruz.Birinci turizm hamlemiz 1980-2000 yılları arasında yatak kapasitemizi artırmaya odaklanarak yatırımlarla, ikinci turizm hamlemiz 2000-2023 yılları arasında yatırım, alt ve üst yapı çalışmaları, varış noktalarının düzenlenmesi ve tanıtım atağı ile gelişti ve demin bahsettiğim rakamlara ulaştı. Diğer yandan, bugün Avrupa’nın toplam yatak kapasitesi 29 milyon. İtalya 5,2 milyon, Fransa 5,1 milyon, İspanya ise 3,7 milyon yatak kapasitesine sahip. Türkiye’nin yatak kapasitesi de 2 milyon.Peki bundan sonra ne yapmalıyız? Küresel turizm 9.5 trilyon dolardan 15.5 trilyon dolara doğru büyürken dünya ülkeleri turizmin önemine, değerine ve ekonomiye katkılarına odaklanarak yeni yatırım ve gelişim programları açıklamaya başladı. Önümüzdeki dönemde Kızıldeniz Havzası ve Akdeniz çanağında hepinizin bildiği gibi çok hareketli turizm yatırım hamlelerini birlikte izleyeceğiz. Ancak, Türkiye’nin bugün geldiği nokta ve konumu birçok ülkeye örnek olmuştur ve örnek olmaya devam edecektir. Ülkemizin doğal güzelliklerinin ve sunduğu imkanların rakibi olmadığını düşünüyorum. Yeni dönemde 2023-2033 ve 2050 arası Türk turizmi de bu hızlı büyümenin içerisindeki ilk beş arasındaki konumunu hiç şüphesiz koruyacak ve geliştirecektir.
Türkiye ve civar ülkeler nereye doğru gelişmeli ve evrilmeli? Türk turizmi hangi adımları atmalı? Bunun için yeni bir stratejik planla üçüncü turizm hamlesini hep birlikte gerçekleştirmeliyiz. Değerli ulusal ve uluslararası tüm turizm paydaşları sektörümüzün dünyada en hızlı büyüyen sektör olduğunun, Türkiye’nin fırsatlar ülkesi olduğunun idraki içinde. Bu dönem için, ülkemiz yeni bir stratejik plan hazırlayarak yatırımcılara yeni alanlar açıyor. Büyüyen turizmde makro ve mikro ölçekte bir planla yer almanın heyecanı ve motivasyonu içindeyiz. Bu kapsamda:- Ülkemizin mevcut turizm envanterini daha iyi değerlendirmek,
- Kapasite kullanımını artırmak,
- 365 gün turizm, Anadolu adım adım turizm,
- 000 km’yi aşkın kıyı şeridimizdeki tüm alanlarda deniz turizmi gerçekleştirmek,
- Finansman alternatiflerinin modellenmesi,
- Asya Pasifik bölgesinden gelecek 620 milyondan 900 milyona çıkacak yeni ziyaretçi akının desteğiyle yatak kapasitemizin güncellenmesi ve arttırılması,
- Rezidans konaklama modelini devreye sokulması,
- Sağlık, 3. yaş turizmi başta olmak üzere turizm çeşitliliğini zenginleştirilmesini sağlayacak bir dönüşüm planı da, turizmi 12 aya yayarak kapasite kullanımını artıracak ve Türkiye turizminin dünya turizminde ilk sıralarda kalmasını sağlayacaktır.
