Antalya haber... Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, havaların ısınmaya başlaması ve orman yangınları sezonu öncesinde Antalya'da Orman Bölge Müdürlüğü'ne bağlı Döşemealtı ilçesi Nebiler'deki Uluslararası Ormancılık Eğitim Merkezi'nde tatbikatı izledi. Tatbikatta orman kenarında oluşturulan ateşe yangın söndürme helikopterleri ve uçaklarının havadan müdahalesinin ardından yerden arazözler, greyder, su ikmal araçları ve orman yangın söndürme ekiplerinin müdahalesi uygulandı.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİSİ
Bakan Yumaklı, ardından 2024 yılı orman yangınları sezonuna yönelik hazırlıkları değerlendirdi. Ülkemizin Akdeniz havzasında olmasından kaynaklı iklim değişikliğine son derece duyarlı olduğunu, iklim değişikliği etkisini ilk hisseden ülkelerden biri olduğuna değinen Bakan Yumaklı, “Seller, kuraklık ve orman yangınları maalesef bu yeni dönemde bizlerin birincil mücadele etmesi gereken önceliklerden oldu. Bugün de orman yangınlarıyla alakalı arkadaşlarımızın hazırlıklarını yakından görmek ve bu konuda algılarımızı ve hatırlatmalarımızı yapmak üzere Antalya'da bir araya geldik. Ve bir tatbikat gerçekleştirdik" dedi.YANGINLARIN YÜZDE 90'I İNSAN KAYNAKLI
Ülkemizin yüzde 30'unun ormanlardan oluştuğunu belirten Bakan Yumaklı, “Son 22 yılda orman teşkilatımız 7 milyardan fazla tohumu ve fidanı toprakla buluşturdu. Bu da ülke olarak her bir bireyimizin, her bir vatandaşımızın ormanla ilgili, yeşille ilgili, ağaçla ilgili hassasiyetinin bir tezahürü olarak karşımıza çıktı. Elbette hassasiyetimiz son derece yüksek. Ancak geçtiğimiz yıllarda hepimizin acı tecrübeleri var bu konuda. Bir kez daha hatırlayalım. Orman yangınlarının çıkış nedenlerinin yüzde 90'ı insan kaynaklı. Bunlar ihmal ve dikkatsizlik. Diğer yandan çok hızlı yayılması, herhangi bir orman yangınının başlaması, bu ihmal ve dikkatsizliği maalesef bizler için çok acı sonuçlar doğuracak şekilde sonuçlanabiliyor" diye konuştu.YANGINA HASSAS AĞAÇ CİNSİ TARTIŞMASI
Yangına hassas bölgelerdeki ağaç cinsinin, aslında bu yangınların daha fazla olması ya da çok yayılmasıyla bir ilişkisi olup olmadığı konusundaki tartışmaları ve geçen yıl düzenlenen çalıştayı hatırlatan Yumaklı, “Orman varlığımızı, bitki örtümüzü ve bundan sonraki dönemde orman yangınlarına hassasiyeti başta olmak üzere diğer tüm konuları irdeledik. Bu çalıştayda hem yurt içinden hem de yurt dışından çok değerli bilim adamları ve bu konuda uzmanlar katıldı. Bunlarla ilgili elbette bir yol haritası çıktı. Bu yol haritasını uygulamaya başladık. Şu anda o çalıştayın sonuçlarına dair bir final rapor çalışması sona ermek üzere. Bunu da Orman Genel Müdürlüğümüzün, bakanlığımızın vasıtalarıyla kamuoyumuzla paylaşacağız" ifadelerini kullandı.YANGINA MÜDAHALEDE HEDEF 10 DAKİKA
Yangın sırasındaki çalışmalar ve mücadeleye bakıldığında, geçen yıllara nazaran her geçen yıl büyük aşama kaydettiklerini anlatan Yumaklı, “Yangının ilk tespitinden son ateşin söndüğü ana kadar hem yönetimi hem mücadelesinde orman teşkilatımızın tecrübesini görmekteyiz. Bu mücadelenin ilk aşaması olan yangına ilk müdahale süresinde 40 dakikalardan hali hazırda 11 dakikalara inmiş durumdayız. Geçtiğimiz yıl bunu 10 dakikaya indirmekle alakalı oldukça çaba sarf ettik ama 11 dakikada kaldık. Bu yıl inşallah net 10 dakikaya kadar düşürmüş olacağız. Ülkemizde 776 yangın kulesiyle dünyada sadece iki ülkenin kullandığı yangınların gözetlenmesi, takibi ve yönetiminde insansız hava araçlarıyla, yani tabiri caizse bütün imkanlarımızla nokta atışlı etkin bir mücadele gerçekleştirmekteyiz" dedi.105 HELİKOPTER, 26 UÇAK VE 14 İHA
Yangına müdahalede kara ve hava güçleri ile kullanılan teknolojinin geliştirildiğini anlatan Yumaklı, “Yangınlarla mücadelede tarihimizin en büyük hava filosunu kurduğumuzu sizlerle paylaşmak istiyorum. 105 helikopterimiz, 26 uçağımız ve 14 İHA'mızla ormanlarımızı adeta bu hava gücümüz çelik kanatlarıyla kapsamış durumda. Yine Türk savunma sanayimizin ürettiği Bayraktar TB2 ve Aksungur İHA'larımız ve T70 Nefes helikopterlerimizin filomuza ayrı bir güç verdiğini de belirtmek istiyorum. Daha etkin bir mücadele için hava araçlarımızı etkin bir şekilde kullanacağız. Helikopterlerimizin sadece açık su kaynaklarından değil, daha hızlı müdahale edebilmesi için inşa ettiğimiz yangın havuzlarından da su takviyesi yapabildiğini ve bunun için de yine kabiliyetimizi ve kapasitemizi işlediğimizi söylemek istiyorum. 2002 yılında ülkemizde maalesef herhangi bir yangın havuzu yokken bugün 4 bin 727 adet yangın havuzumuz var" diye konuştu.'YANGINI SÖNDÜREN KARA UNSURUDUR'
Yangını kara unsurlarının söndürdüğüne vurgu yapan Yumaklı, “Dolayısıyla bu mücadelenin olmazsa olmazı hiç şüphesiz kara gücümüz. Bilimsel veriler ve tecrübeler bu hususu teyit eder niteliktedir. Bu yılın başında kara gücümüze dahil ettiğimiz araçlarımız, iş makinelerimiz ve 25 bin orman kahramanımızla çok daha etkin bir mücadeleye orman teşkilatımız hazır durumda. Yeşil vatanı canı pahasına savunmak için hakikaten büyük bir çaba gösteren ormanın kahramanları bugüne kadar olmadığı kadar güçlü ve donanımlıdır. 1649 arazöz, 2 bin 453 ilk müdahale aracı ve 821 iş makinesi inşallah alevlere karşı en büyük gücümüz olacaktır" ifadelerini kullandı.YAPAY ZEKALI YANGIN KULELERİ
Orman teşkilatının teknoloji odaklı mücadelede artık önemli bir aşamaya geldiğini kaydeden Yumaklı, “İHA'larımız ve yapay zekanın kullanıldığı yangın gözetleme kulelerimizle ormanlarımızı 7-24 gözetlemeye devam ediyoruz. Halihazırda 184 kulemizde hizmet veriyoruz. Orman Genel Müdürlüğümüz tarafından geliştirilen yangın karar destek sistemiyle orman yangınlarıyla mücadeleyi yapay zeka tabanlı bir sistemde yürütüyoruz. Bunun geliştirilme çalışmaları da devam ediyor. Bizler orman yangınlarıyla görevden değil gönülden mücadele etme prensibini benimsemiş durumdayız. Aslında milletimizin ormana ve ağaca değer verdiğini biliyoruz. Bir orman yangını meydana geldiğinde Vatandaşlarımızın hemen bir an önce bunu ilgili mercilere bildirip o yangının söndürülmesine ilişkin katkıda bulunmakla ilgili çabalarını görüyoruz ve gerçekten müteşekkiriz" dedi.
