İspanya'nın 8 adadan oluşan Kanarya Adaları’ndaki yoğun turist faaliyeti nedeniyle başlatılan açlık grevi, kitle turizminin yapıldığı ve benzer sorunların yaşanabileceği gerekçesiyle Antalya'nın da dikkatini çekti. Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, Kanarya Adaları’nda 55 bin kişinin geçen cumartesi günü sokağa dökülüp, 'Tourist go home' diye protestoda bulunduğunu, 6 kişinin de 16 Nisan'dan bu yana 'Canarias se agota: Kanaryalara artık yetti' sloganıyla açlık grevini sürdürdüğünü dile getirdi.
KONTROLSÜZ TURİZME KARŞI
Eylemlerin turizme değil, kontrolsüz turizme karşı olduğunu belirten Yavuz, “İspanya'da gittikçe artan turist yoğunluğu son yıllarda adalardaki halkın yaşamını olumsuz etkilemeye başlamış, buna tepkiler küçük çaplı eylemlerle kendini göstermişti. Pandemi öncesi halk siyah bayraklarla balkonlardan 'Turist istemiyoruz' eylemlerini aralıksız sürdürmüştü. Pandemide konu bir süreliğine rafa kalktı. Ancak 2022'den itibaren giderek artan yoğunluk ve turizmin kontrolden çıkması, küçük serzenişleri, büyük isyanlara dönüştürdü" dedi.YEREL HALK ÇOK ETKİLENDİYerel halkın kendi yaşam alanındaki bu dalgalanmadan çok etkilendiğini söyleyen Yavuz, “Fiyatlar arttı, her yer aşırı kalabalık oldu, parti için adalara gelen genç turistlerin nahoş davranışları kontrolden çıktı. Adalar adeta 'içki turizmine' döndü, hırsızlık ve adi suçlar arttı, sokaklar istifra edenler, taciz edenlerle doldu taştı. Yani artık İspanya turizminde balayı bitmişti" diye konuştu. İspanya'nın 2022'de 70 milyon, 2023'te 80 milyon turistle dünyanın en çok turist alan ikinci ülkesi olduğunu ifade eden Yavuz, “Bu yıl daha da çok olacak. Gerek Madrid, Sevilla, Valencia ve Barselona'nın olduğu ana kara, gerekse sahilleriyle meşhur adalar yüzyıllardır dünya turizminin gözbebeği durumunda. Sadece tatilde gelenlere bölgede ev alan yabancılar eklenince birçok yerde yerel halktan daha fazla turist olmaya başladı. Adalardan ev alan Alman ve İngilizlerin sayısı yarım milyona vardı. 2,2 milyon nüfuslu Kanarya Adalarına geçen yıl 14 milyon turist geldi" dedi.TURİSTLERE BİRÇOK YASAK GETİRİLDİ
Ülke ekonomisinde önemli yere sahip turizmi kaybetmeden yerel ve merkezi yönetimlerin birtakım yasaklar ve kısıtlamalarla soruna çare bulmaya çalıştığını anlatan Yavuz, son birkaç yılda İspanya'nın çeşitli bölgelerinde hayata geçirilen yasakları şöyle sıraladı:“2,5 saatin altındaki iç hat uçuşları yasaklandı. Sahilde sigara içmek yasaklandı, cezası 30 euro'dan başlıyor. Sahil dışında, bikini, mayo, şort gibi kıyafetlerle gezilmesi yasaklandı, cezası 300 euro. Bazı bölgelerde 24.00-07.00 arası sahillere ayak basmak yasaklandı, cezası 750 euro. İnsanların doğa ve denize küçük su dökmesi yasaklandı. Köpek gezdirmenin serbest olduğu yerlerde köpek dışkısının temizlenmesi, aksi takdirde 1500 euro ceza şartı getirildi. Sahillere şezlong ve minderlerin evden getirilip, tekrar geri götürülmesi şart koşuldu. Turist grup sayıları küçültüldü. Ziyaret yerlerinin saatleri kısıtlandı. Sagrada Famila'da yürüyen merdivende selfie çekmek yasaklandı. Turistlerin ödediği konaklama vergisi artırıldı. Havuzların ve golf sahalarının suyu kontrollü dağıtıma bağlandı. Sahillere çadır kurmak yasaklandı."'İSPANYA'NIN DURUMUNA DÜŞMEYELİM'
İspanya'nın turizmde bu yazı zor geçireceğini belirten Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, protesto eylemi ve açlık grevi gibi benzer hamlelerin bu yaz boyunca sıklıkla yaşanacağını açıkladı. 'Hem daha çok turist, hem daha az sorun' konusuna Antalya'nın da odaklanması gerektiğine işaret eden Yavuz, “Buna odaklanmamızın zamanı geldi geçiyor. 2,5 milyonluk Antalya'da ilave 16 milyonu sorunsuz yaşatmaya çalışmak çok kolay değil. Bizde henüz yukarıda sıraladığım yasakların hiçbiri yok ama önümüzde bir İspanya örneği var. 16 milyonun yükünün altında kalmamak için, suyun yolunu doğru vermeliyiz. Antalya'ya örnek olsun, İspanya'nın durumuna düşmeyelim" diye uyardı.(DHA)