Dünya’da iklim değişikliğinden kaynaklı doğal afetlerden siber suçlara kadar birçok alanda risklerin artış eğiliminde olduğunu vurgulayan Işıner Güngör, sigorta şirketlerinin bu aşamada proaktif risk yönetimini etkin kullanmasının önemine değindi. Proaktif risk yönetimiyle olumsuzluklara karşı hazırlıklı davranılması ve uygulayıcı çerçevenin belirlenmesi sadece firma bazında olmayıp sektöre genel katkı sağlayacak bir husus olduğunun altını çizdi.
Yüksek enflasyon ve doğal afetler sigorta şirketlerinin kârlılığını azaltan en önemli etmenlerden olduğunu belirterek, bu durumun onların bulundukları ülkelerdeki gelecek planlarını etkilediğini dile getirdi. “Ülkelerde iklim krizi doğal afetleri derinleştirebilmekte, bazı sigorta türlerinde zararlara neden olabilmektedir” şeklinde sözlerine devam eden Güngör, bu tür durumlarda firmaların hizmetlerinde kısıntıya gidebilme ihtimalinin değerlendirilerek müşterilerin mağduriyet yaşamaması ve sektörün yara almaması için kamu kurumlarıyla iş birliğinin kilit faktör olduğunu işaret etti.
Açıklamasını yapay zekanın sektöre olası etkileri üzerinden sürdüren Güngör, “Sigorta şirketleri tarafından yapay zekanın kullanılmasıyla risklerin optimize edilmesi, ürünlerin doğru fiyatlandırılması, müşteri deneyiminin geliştirilmesi ve değer zincirinde verimliliğin elde edilmesi olanakları vardır. Piyasa ortalamasının üzerinde büyümeyi hedefleyen şirketler teknolojiyi özümseyerek insan sermayesine yapacakları yatırımlarla sektörde rekabet üstünlüğü elde edebilirler” ifadelerini kullandı.
