DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i İYİ Parti Genel Merkez’inde ziyaret etti. İki genel başkan arasındaki görüşmede Babacan’a DEVA Partisi genel başkan yardımcıları Sadullah Ergin, Birol Aydemir, Abdurrahman Bilgiç ve Nazlı Seda Vural eşlik etti. İYİ Parti heyetinde ise genel başkan yardımcıları Şenol Sunat, Ahmet Kâmil Erozan, Erhan Usta ve Cihan Paçacı yer aldı. İki lider görüşmenin ardından ortak basın açıklaması yaptı. Genel başkanların birbirine merhaba demediği bir süreç yaşandığını belirten Akşener, şunları kaydetti: "Partiler çözüm üreten organlardır. Birbirlerine düşman değildirler. Daha güçlü adımlar atılabilir. Türkiye’de problemler var. Açım diyen, bebeğine mama alamayan kadınlar var. Siftah yapamamış kadınlar var. Bunlara çözüm aramak yerine bizi ayıran noktalarda birbirimize düşüyoruz. Toplumsal barışın sağlanmasında bu tür görüşmelerin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Benzer bakış açılarımız olduğunu gördük. Parlamenter demokrasi, biz buna güçlendirilmiş parlamenter sistem diyoruz. Bir çalışmamı var. Bizim yaptığımız bir çalışma değil sistem tasarımı. Allah’ın emri değil tabii ki de kamuoyuna sunulacak. Bizim çalışmayı yapan arkadaşlarımızın birbirleriyle görüşmesinin doğru olacağına karar verdik.

YENİ ANAYASA TARTIŞMALARI

Yeni anayasayla ilgili Erdoğan’dan sonra takip ettim herkes başka bir şey söyledi. Meclis Başkanı başka söyledi, Bahçeli başka söyledi, en minik ortak Perinçek çok başka bir şey söyledi. Burada yeni Anayasa gibi bir anlatım var. Bugün Sayın Cumhurbaşkanının yaptığı işler eski sisteme göre hukuk dışı. Sıfırdan Anayasa yapmak gibi bir iddia ise bu ikinci cumhuriyetin kuruluşudur ki bununla ilgili bir bilgi almamız gerek. Sayın Erdoğan bunu söyleyip ortada bir hazırlık yok, bir yün yumağı attılar, milleti birbirine dolaştırıp; çiftçinin, esnafın, annenin derdinin konuşulmadığı bir süreç olarak yorumluyorum.

"CESARETİ CUMHURBAŞKANINDAN ALIYORLAR"

Türkiye’nin güçlendirilmiş parlamenter sisteme ihtiyacı olduğunu belirten Babacan şu ifadeleri kullandı: “Yeni anayasadan bahsedenler mevcut anayasaya saygılı olmalı. Oysa şu andaki yönetim uymuyor. Anayasa Mahkemesinin kararlarını bağlayıcı olarak kabul etmiyor. Anayasa Mahkemesinin evvelsi günkü gerekçeli karardaki “Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmalıdır” ifadesi, Anayasa çiğneniyor demektir. 153. madde çok açık… Alt mahkeme, Anayasa Mahkemesinin kararına uymayınca Cumhurbaşkanı ‘uymayabilir’ dedi. Böylece mahkemenin cesareti nereden aldığını öğrendik. Hükûmet, Anayasanın kendileri için bağlayıcı olduğunu ortaya koymalı. Aksi halde zaten uymadığınız bir metni değiştirmenin ne alemi var? Zaten uymuyorsunuz. Gerektiğinde anayasanın dışına çıkıyorsunuz, değiştirmekle niye uğraşıyorsunuz? Türkiye’nin derin bir işsizlik sorunu var. Gelir dağılımı bozuldu, ev gençleri oluştu, yoksulluk intiharları var, hayat pahalılığı artıyor. Bıraksınlar yeni anayasayı, onu biz çalışıyoruz. İktidar ortakları da kendi aralarında bir anlaşsınlar, biraz çalışsınlar. Amaç memleketin önüne başka bir gündemi koymak, asıl derin problemi görmemek için zemin hazırlamak. Bu oyunlar tutmaz" dedi.

"DÜŞMAN PANOSUNA BOĞAZİÇİ ÖĞRENCİLERİNİ YAZDILAR"

Ali Babacan sözlerini şöyle sürdürdü “Hükümetin haftanın düşmanı panosu var. Çözüm üretemedikleri için her hafta yeni bir düşman üretiyorlar. Karşıtlık üzerinden, düşmanlık üzerinden görüntüyü kurtarmaya çalışıyorlar. Geçen haftanın düşmanı Boğaziçi öğrencileri oldu. Bizim dinimizin kutsalları vardır. Ancak münferit bir konuyu ele alıp, onun üzerinden büyük bir propaganda ve iletişim kampanyası başlatmak, Boğaziçili öğrencilerini şeytanlaştırmak bu ülkeye de bu ülkenin gençlerine de yazık. Ülkenin sorunlarının çözümü siyasetten geçiyor. Şiddetin her türlüsüne karşıyız. Şiddet içeren eylemlere de polis ve devlet şiddetine de karşıyız.”