“Kyme”den “Eski Antalya”ya benim Manavgat'ım... Ege'deki Kymeliler (İzmir Aliağa yakınında bir İyon kenti)Antik Side Şehrini bir Koloni Şehri olarak kurmuşlardır. Bergama Kralı Attolos II. Bölgenin en önemli ve liman şehri Side'yi alamayınca kendi adını alan Attalia'yı (Antalya) liman kenti olarak kurmak zorunda kalmıştır. İşte bunun için Side'ye "Eski Antalya", Antalya'dan daha önce kurulmuş olduğundan denmektedir.” Ne zaman “Manavgat” dense sol yanım kıpraşır. Kimliğimde sadece doğum yeri değil, nüfusa kayıtlı olduğu yer olarak ta “Manavgat” yazması benim için bir madalyadır. Sık sık o demir köprünün hemen kuzeyinde, annemin avuçlarından içtiğim ırmak suyuna giderim. “Bu çay” demişti annem. “Neden elma değil?” sorumu annem unutmuş (enteresan) ama ben hatırlıyorum. Manavgat’ın tarihine bakıyoruz. Mesela Side’ye neden “Eski Antalya denir?” Sahi yeni Antalyalılar bunu bilir mi? “Bergama Kralı Attolos II. Bölgenin en önemli ve liman şehri Side'yi alamayınca kendi adını alan ATTALIA (Antalya ) 'yı Liman kenti olarak kurmak zorunda kalmıştır. İşte bunun için Side'ye "Eski Antalya ", Antalya'dan daha önce kurulmuş olduğundan denmektedir.” Mesela Alanya ile Manavgat’ın bitmeyen bir yarışı vardır “İl olmak” gibi. Bir Manavgatlı olarak tabii ki yerim belli. Burada tarafım açıktan. Peki bu tartışmanın DP iktidarı döneminde Manavgat heyetinin Menderes ziyaretiyle başlamadığını yazsam. “15.yüzyılın ilk yarısında bölgeyi elinde bulunduran Karamanoğulları Beyliği'nden Karaman Bey,Osmanlıların buraları almak için sefere hazırlandıklarını öğrenince,Alanya ve Manavgat'ı alelacele Mısır'a 500 dinara satmıştır. 1462 yılında Fatih Sultan Mehmet'in Karamanoğulları Beyliği'nin ortadan kaldırılmasıyla Manavgat,Alanya ile birlikte Osmanlı Egemenliği altına girmiştir. 1530 yıllarına ait Osmanlı arşivlerinde Manavgat'ın, Alanya yörük toplumları ve Tımarları içinde, Nahiye olarak kaydı vardır. Osmanlı İdari Teşkilatında Manavgat yine Beylere tabi olarak II.Murat zamanı(1584)kayıtların Teke iline başlı Alanya'yla birlikte 1603-1604 yılları arasında tımarlı bir nahiye olarak gözükür. Sultan Abdülmecit zamanında (1859)yapılan yeni idari düzenleme ile Manavgat, yine Alanya sancağına başlı olarak Konya eyaletine bağışlanır. Alanya bu duruma itiraz eder." İlçenin tarihini incelemek için en geniş kaynağı Manavgat Belediyesi web sitesinde buldum. Gerçi biraz "copy-paste" olmuş yazılım hataları gözden kaçmış ama olsun. Hatta bu arada bakın ne buldum. Antik Pamfilya bölgesi M.Ö. 8. ve 7. y.y. da ikinci kez Batı Anadolulu Aiol ve İyon kafileleri tarafından kolonizasyon hareketlerine maruz kalmıştır. Bu hareketler sırasında Ege'deki Kymeliler (İzmir Aliağa yakınında bir İyon kenti) Antik Side Şehrini bir Koloni Şehri olarak kurmuşlardır. Evet… Siz bu satırları okurken ben Aliağa’da, hatta 2014 Nisan ayı başında gittiğim antik Kyme kentine 2 yıl aradan sonra bir kez daha gitmiş olacağım. Yok, atalarımın izini aramayacağım. Bizim aslımız yörük. Büyük dedemin Beyşehir Çetmi’den gelip Taşağıl’a yerleştiği, dedemin küçükken Yavrudoğan’a gittiği evlenip orada kaldığı bilinir. Kalkmışken oynayaydık iyiydi ama yer dar. Şimdi sizleri antik dönemin bilgileri ile başbaşa bırakalım. Antalya topraklarında varlık gösteren Psidia- Likya- Pamfilya üçlemesinin bir parçası ile. Bu arada “üçleme dedim de aklıma geldi. Geçtiğimiz günlerde İlçenin Belediye başkanı Şükrü Sözen bir tanımlama yaptı, dondum kaldım. “Manavgat, doğu ve batı sınırları ırmakla çizilirken, aynı zamanda ortasından da bir ırmak geçen Türkiye’nin tek şehridir.” -1946 yılına kadar bilimsel nitelikli kazı ve araştırmalar yapılmadığından, objektif bilgiler yetersiz, mevcutlar da efsanevi ihtimallerden öteye geçememiştir. -Bugünkü Manavgat, kuzeyde Toroslar, güneyde Akdeniz, doğuda Alara çayı, batıda Köprü çayı ile çevrili olan Antik Pamphylia’nın (Pamfilya) doğu kısımlarıdır. -Pamphylia'nın kelime anlamı çok dil konuşulan, çok kabilelerden oluşmuş, ülke; kabileler ülkesi demektir. -Hitit kaynaklarına göre Akhiyavalar'ın bu bölgede yaşadıkları (M.Ö. 1600–1200) ve Luvicce adlı bir dilin konuşulduğu belirtilmektedir. -Pamfilya M.Ö. 302-218 yıllarında Ptolemeioslar'ın, M.Ö. 215-189 yıllarında Roma senatosuna bağlı Rodos donanmasına, Side açıklarında yapılan deniz savaşında yenilmesiyle, (M.Ö. 190) Roma'ya, M.Ö. 188 yılında da Roma Senatosu tarafından Bergama Krallığı'na verilmiştir. -Side şehri Bergama krallığı ile çıkan sınır anlaşmazlığı yüzünden, 0M.Ö. 188-102 yılları arasında bağımsız kalarak Helenistik dönemin en parlak çağını yaşamış, Roma'nın kirli işlerine karışmamıştır. -Köprüçayı ve Manavgat çayından yararlanarak dağlık bölgelerin kerestelerini ta Mısır'a kadar satarak kereste ve zeytinyağı ticaret yapılmıştır. -Side: Kentin adı Helence olmayıp, Anadolu lehçesinde "NAR" anlamına gelir. -Bölgede büyük şehirleri olmayan Türklerin,yerleşik bir hayata geçemeyerek hayvancılıkla uğraşan göçebe (yörük) olarak yaşamaları,ya da batı yakasında Tugay Beyleri, Doğu yakasında Senir Beyleri’netabii olarak,Selçuklular’dan itibaren önemli bir merkez olan Alanya Sancak Beyliği'ne idari olarak bağlı olması nedeniyle Manavgat'ın tarihi, Alanya tarihiyle birlikte değerlendirilmektedir.