Antalya Kent Konseyi'nin 200'ü aşkın paydaşın işbirliğiyle hazırladığı "21. Yüzyılda Antalya Çalıştayı" tüm hızıyla devam ediyor. Çalıştayın 26 Mart 2025 tarihinde Antalya Kent Konseyi toplantı salonunda gerçekleştirilen "Tarım ve Çevre Üzerindeki Baskılar" başlıklı oturumu, kentin tarım ve doğal kaynakları üzerindeki artan baskıyı gözler önüne serdi.
Açılışta tarımsal üretimde yüzde 60 artış zorunluluğu vurgusu
Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt'un açılış konuşmasıyla başlayan oturumun başkanlığını Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan üstlendi. Kurt, açılış konuşmasında artan dünya nüfusuna paralel olarak tarımsal üretimin %60 oranında artmasının kaçınılmaz olduğunu ifade ederken, bu artışın yalnızca verimlilikle değil, aynı zamanda tarım ve kentleşme arasındaki dengeyi sağlayacak uzun vadeli bir yol haritasıyla mümkün olabileceğine dikkat çekti.
Uzmanlardan tarım arazilerinin korunması ve planlama çağrısı
Çalıştayda Doç. Dr. Sevda Altunbaş, tarım alanlarının amaç dışı kullanımının yarattığı sorunlara ve çözüm önerilerine odaklanırken, Yüksek Şehir ve Bölge Plancı Feridun Duyguluer, sektörel planlama ve kır-kent birlikteliğinde imarda yaşanan parçalanma sorununu ele aldı. Uzmanlar, tarım arazilerinin bilinçsiz kullanımının ve doğal kaynakların tükenmesinin gıda güvenliğini ve ekosistemleri ciddi şekilde tehdit ettiğine vurgu yaptı. Su tasarrufu sağlayan modern tarım yöntemlerinin yaygınlaştırılması ve tarım politikalarının bilimsel verilere dayandırılmasının önemi özellikle altı çizildi. Türkiye'deki mevcut yasal düzenlemelerin etkinliğini yitirdiği belirtilerek, daha kapsamlı ve uyumlu bir planlama yaklaşımının gerekliliği vurgulandı. Köylerin mahalleye dönüştürülmesi gibi uygulamaların yerel halkla yeterince tartışılmadığına dikkat çekilerek, kırsal alanlarda sürdürülebilir kalkınmanın desteklenmesi gerektiği ifade edildi.
Biyogaz ve biyokütle enerjisi önerisi
Prof. Dr. Osman Yaldız, Antalya'daki kentsel ve tarımsal atık sorununu, çevresel etkilerini ve çözüm önerilerini detaylı bir şekilde sundu. Antalya'da yılda oluşan 1,2 milyon ton belediye atığının büyük bir kısmının organik atıklardan oluştuğu belirtilirken, biyogaz tesislerinin önemi vurgulandı. Mevcut tesislerden çıkan atıkların hala düzenli depolamaya gitmesinin iyileştirilmesi gerektiği ifade edildi. Antalya'nın tarımsal atıklarının sera gazı emisyonlarını artırdığına dikkat çekilerek, biyokütle enerjisinin daha yaygın kullanılması gerektiği vurgulandı.
Kentleşme tarım alanlarını daraltıyor
Halil Bülbül'ün "Tarım-Turizm Dengesi ve Gıda Güvencesi" başlıklı sunumunda, son 20 yılda Antalya'daki tarım alanlarının hızlı bir şekilde azaldığı ve bu durumun üretim maliyetlerini artırdığına dikkat çekildi. Antalya'nın örtü altı tarımda lider konumda olmasına rağmen, artan rekabet nedeniyle bu avantajın tehlikeye girdiği belirtildi. Kırsal kesimde dijitalleşmenin yaygınlaştırılmasının hem verimliliği artıracağı hem de gençleri tarımsal üretime yönlendireceği ifade edildi. Tarım ve doğal alanların korunmasının anayasal bir düzeyde güvence altına alınmasının önemi vurgulanırken, taş ve maden ocaklarının tarıma zarar vermeden yönetilmesi ve yeni yol projelerinin tarım alanlarına zarar vermeyecek şekilde planlanması gerektiği belirtildi.
Biyolojik mücadele ve organik tarım hedefi
Doç. Dr. Özer Çalış ise "Tarımda Pestisit Sorunu ve Çözüm Önerileri" konusunu ele aldı. Antalya'nın sera üretimindeki liderliği nedeniyle zararlılarla mücadelenin zorunlu olduğu ancak yaygın pestisit kullanımının çevre ve insan sağlığına ciddi zararlar verdiği ifade edildi. Kimyasal ilaçlama yerine biyolojik mücadele, solarizasyon ve dayanıklı bitki çeşitleri gibi çevre dostu alternatif yöntemlerin yaygınlaştırılması gerektiği vurgulandı. Kumluca'nın pilot bölge olarak belirlenerek biyolojik mücadelenin yaygınlaştırılması ve Antalya'nın organik tarım üssü haline getirilmesi gerekliliği üzerinde duruldu.
Antalya'nın geleceği için tarım ve kentleşme dengesi yeniden kurgulanmalı
Çalıştayda, tarım ve çevre konularının birbirinden ayrı düşünülemeyeceği, gıda güvenliğini ve ekosistemleri koruyabilmek için sürdürülebilir tarım politikalarının benimsenmesi gerektiği bir kez daha ortaya kondu. Antalya'nın geleceği için tarım ve kentleşme dengesinin bilimsel verilere dayalı olarak yeniden kurgulanması gerektiği konusunda fikir birliğine varıldı.
"21. Yüzyılda Antalya Çalıştayları", 9 Nisan 2025 tarihinde Saat 09.30’da Antalya Müzesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilecek olan "Antalya Turizmi ve Sürdürülebilirlik" oturumu ile devam edecek.
